Efendim, pilav yapmanın 4 aşaması vardır: ayıklama, ıslatma, pişirme, demleme. Bu aşamalardan önce biraz ana maddemiz olan pirinçten bahsetmek istiyorum.
Beyler, marketten alış veriş yaparken paketlerin üzerini okuma alışkanlığınız yoksa bile pirinç alırken mutlaka okuyun. Bu pirinç denen nimetin benim sayabildiğim kadarıyla 17.543 çeşidi var. Marketlerde en fazla 10-15 tip bulunuyor ama olsun : Baldo, lüks baldo, kırık, çıkık, yaseminli, jasminli( ukalalar) , öz hakiki baldo, pilavlık, dolmalık, çorbalık, salatalık, kepekli, glutenli, gluteni alınmış, gluteni alınıp sora yeniden koyulmuş, nişastası hafifletilmiş, ayıklanmış, ayıklanmamış, ayıklayacak çocuk gelmediği için üzerinde ayıklanmış yazmasına rağmen paketin üzerinden taşları görünen.......
Hangisini seçmeniz gerektiğine siz karar verin, ben lüks baldo deneni kullanıyorum kendim alıyorsam. Önemli olan hangisini seçmişseniz bir daha hep onu almak. Çünkü bu pirinçlerin her birinin ayrı huyu var ve bütün tarifler bir yana, onu zamanla öğrenip doğru tadı buluyorsunuz.
"Kendim alıyorsam" dedim ya, bizim bir yerlerde bir tanıdıklarımız varmış, onlar , sağ olsunlar, bize çuvalla gönderirler pirinci. Annem de yarım çuvalı bana verir. (Sanıyorum Çinli bu tanıdıklar. ) Dolayısıyla benim pirincin cinsi "annemin pirinci". Tarifleri buna göre vereceğim.
Bir de, Tosya ( Kastamonu'nun mis gibi çeltik kokan bir ilçesi) denen yerden geçiyorsanız, yol kenarında pirinç satanlara denk gelirsiniz. Oralarda durup pirinç alacaksanız sakın muhabbet etmeyin, pirinçlerin adını sormayın, gözünüze kestirdiğinizden alın ve yola devam edin. Zira inanılmaz şirin Kastamonu şivesiyle size pirinçleri anlatmaya başlayan o teyze ve amcalar hayatınızın geri kalanında fobi geliştirerek pirinçten korkmanıza neden olabilirler : "Sarıkız da alabülü, kılçıklı da. Hepisinde az az verem, hepisi ayrı gözel. Aha buna suyu az koya, buna yarım koya, aha buna bibıçık koya ama kavurmaya. Bunu daşı oğmaz, bunda olu, ayıklamadan yüme. Ba bundan da vere isteğsen. Neççen sen, dolma diysen bununki güzel olu, pilav diye aha bu." Anaaa, bizim bildiğimiz pirinç Tosya'da destan olmuş da haberümüz olmamuş . Beni dinleyin hemen "götün götün gaçıverü" oradan. J
Neyse efendim. Pirincimizi seçtik artık. Başlayalım pilavımızı yapmaya.
İlk aşama ayıklamadır dedik. Malum "pirincin taşı" olur. Bu taştan bir şey olmaz diyenler, samimi bir diş hekiminiz yoksa sözümü dinleyin, mutlaka ayıklayın. Bu ayıklama işi için genişçe bir tepsi kullanılıyor. Bir su bardağına pirinç doldurun ve bunu tepsinin bir kenarına tepeleme yığın. Tepsiyi alıp aydınlık bir yere gidin. Oturup tepsiyi dizinize koyun ve o tepeden ellerinizle pirinçleri yaya yaya tepsinin boş olan kısmına doğru çekin. O sırada taşları bulun ve alıp tablaya atın. Pirinçlerin arasında gördüğünüz kahve tanesi, uzaktan kumanda tuşu, kırmızı kalp gibi nesneler muhtemelen tepsinizin desenleridir, heyecanlanmayın. Koyu ve düz renkli zemini olan bir tepsi bu iş için en idealidir.
"Yok aydınlık yer, yok dizimize koyalım ne yahu bunlar. Ben ayaküstü beş dakkada ayıklarım onu" diyen sevgili hemcinslerim, istediğiniz bütün yöntemleri deneyin. En sonunda varacağınız nokta benin tarif ettiğim olacaktır :)
Ayıklama işi bitince pilav yapımının en ciddi ve en beceri isteyen yerine gelinir : "pirinçleri tepsiden ıslatacağınız kaba boşaltmak". Hanımların "pıt" diye yaptığı bu işlem biz erkekler için tam biz zulümdür. O koskoca tepsiden, o kaba o pirinçler bir türlü geçmek istemezler. Tezgahın üstünü ve yeri tercih ederler genellikle. Bu işlemi tamamladıktan sonra ilk başladığınızın yarısından daha fazla pirinciniz varsa başarılı olmuşsunuz demektir.
Pirinçleri kaba aldınız. Onları iyice yıkamanız lazım. Pirinç zor yıkanır. Kabı defalarca suyla doldurup boşaltmanız ve pirinci bir kaç defa suda bekletmeniz gerekir. Günümüzde büyük şehirlerde bahsedilen su sıkıntısında pirincin ciddi bir yeri vardır. İster inanın ister inanmayın.
Yıkandığına kanaat getirdiğiniz pirinci şimdi "ılık" suda biraz bekletmeniz gerekir. Bu sırada suya bir çay kaşığı da tuz atmalısınız. Bu bekleme süresi pirincin cinsine göre değişecektir. Ben fazla acele ettiğim zamanlarda 20 dakika kadar, zamanım varsa 1 saat kadar bekletiyorum. Su ılık derler ama soğuk da olur. Yeter ki sıcak olmasın, o zaman pişiyor çünkü.
Islatma aşamasından sonra artık pişirme bölümüne geldik. Ayıklanan ve ıslanan pirincimizin ıslatma suyunu döküyor, bir kaç kez daha yıkadıktan sonra :
1. tencereye alıp 10-15 dakika kavurur, yağ,tuz ve su ilave eder
2. tencereye su, tuz ve yağ ilave koyup, sonra pirinci üzerine ekler
3. tencereye yağ koyar, pirinci yağla iyice kavurur üzerine tuz ve su ilave eder
4. tencereye su koyar, su kaynayınca pirinci, yağı ve tuzu ekler
sonra kapağını kapatarak, kısık ateşte, suyunu çekinceye kadar pişiririz.
Yukarıdaki 4 çeşit ve annenizden duymuş olabileceğiniz birkaç çeşit daha pilavın farklı pişirilme yöntemlerinden biridir. Sonuçlar arasında ciddi farklılıklar olduğunu söyleyemeyeceğim. Tabi pirinçleri kavurduğunuzda renkleri siyaha dönmüş ve bir kısmı da patlamışsa bilemem :)
"Annem yaptığında da arada koyu renkli pirinçler oluyordu ama" diyenler, onlar şehriye ;)
Tavuk ya da et suyu kullanacaksanız haricen başka yağ koymayınız.
Burada önemli olan koyacağınız su miktarı. Pilavla ilgili yapılan muhabbetleri uzaktan dinleyenler matematikçiler ya da bahisçiler aralarında bir konu tartışıyorlar sanabilirler, zira "bireiki, birebirbuçuk, önce bireiki koyup sonra yarım daha ilave ettim" gibi sözler sık kullanılır. Burada bahsedilen ne kadar pirincin ne kadar suyla pişirileceğidir. En genel kavram "1 bardak pirince 2 bardak su" olanıdır. Tabi burada sizin tepsiden kaba ve kaptan tencereye aktarmayı başarabildiğiniz kadar pirincin oranından bahsediliyor. Ona göre 2 katı kadar su koyacaksınız.
Bu oranın gerçek olanı zaman içinde kullandığınız pirince göre sizin tarafınızdan öğrenilecektir. Hatta suyu az gelen pilava su ekleme ( pişmiş aşa su katma) tekniklerini de öğreneceksiniz zamanla. Güzel pilavın sırrı ona zaman ayırmakta ve önceleri çok kötü pilavlar yemekte :)
Pirinciniz suyunu çektiğini kaşıkla şöyle bir karıştırarak anlayabilirsiniz. Ocağın altı kısık olduğu için bu su çekme yaklaşık olarak 20 dakika sürecektir. Ocağın altını çok açarsanız su daha çabuk çeker ama pilav pişmez. Arada tahta kaşıkla biraz tadına bakıp istediğiniz gibi olup olmadığını kontrol edin. Size pişmiş geliyor ( muhtemelen yanılıyorsunuzdur ama olsun) ve hala suyu varsa kapağı ve ocağın altını biraz açıp kalan suyu daha çabuk buharlaştırabilirsiniz.
"Neden tahta kaşık kardeşim ben metal yemek kaşığıyla bakacağım" diyorsanız "bakın o zaman" derim. Bakınca neden tahta kaşık dediğimi anlarsınız. (bkz : yanıkta acil yardım)
Pilavınızın suyunu yeterince çektiğine ve olduğuna kanaat getirince altını kapatıyoruz. Burada demleme aşaması başlayacaktır.
Demleme dediğimiz "pilavın içindeki buharın , pilav sıcaklığını kaybetmeden, yoğunlaştırılarak pilavdan uzaklaştırılması tekniği"dir. Yani "temiz bir bez ya da bir kağıt havluyu tencerenin ağzına koyup kapağı kapatın, 15 dakika bekleyin" demektir.
Benim pilav için ayrı havlum var valla, sizi bilemem.
İyi bir pilavda pirinç taneleri normal hallerinde tek tek durmalıdırlar. Kaşığı ( çatalla yiyenler de varmış) daldırdığınızda taneler serbest salınımla kaşıktaki yerlerine karar veriyor ve bazıları nazikçe tabağa geri düşebiliyorsa bu iyi bir pilavdır.
Kaşığı daldırdığınızda, taneler kaşığın aralarına girmesine izin vermiyorsa, kaşığı kaldırırken tabak da birlikte geliyorsa, ağzınıza attığınız kısımdan kaşık geri çıkmıyorsa, ağzınızda çiğnediğiniz nesne ilkokul 4. sınıfta öğretmen sizi yakaladığında korkudan çiğnediğiniz kopya notlarınızdan daha kötüyse, pilavı bıçakla keserek yemeniz gerekiyorsa, pilav, pilav olmamış demektir.
Burada kendi ürettiğim bir özlü sözü sizlerle paylaşmak isterim :"Çok su lapa, az su lata"
Şimdi beyler; oturdunuz yiyorsunuz, tadı gayet güzel olmuş, mutfak zemininde 70 ve mutfaktan oturduğunuz yere kadar olan mesafede sizi takip eden 30 taneden daha az pirinç var; kendinizi son derece başarılı ve hatta neredeyse Mengenli hissediyorsunuz. O halde son bir test, elinizi üzerinizdeki pantolonun cebine sokun, oradan pirinç çıktı mı, çıkmadı mı ? :)
Cümleten afiyet olsun :)
( Beyler, sabah kalktığınızda yatakta bir kaç pirinç olacak; korkmayın. O normal :) )
Ek : "Hanımlar için pilav tarifi"
1. Pirinci ayıklayın
2. Islatın
3. 1e2 su, biraz tuz ve yağ
4. Demleyin
5. Afiyet olsun
( onların sanıyorum genlerinde var :) )
Yavvv ne gerek var ıslatmaya beklemeye..Eskindemiş o..Şimdi Pirinci ayıklıyorsun sonra 2 kere sudan geçir(nede olsa hem mikrop her bünyeye gerekli hemde su sıkıntısı var bide pirinçler pişmeden eziyete gerek yok)sonra yağı tencerede kızdır üstüne tuzu at sonra pirinçleri kavur ve suyunu koy bir kere karıştır.kapağını kapat.20 dk bekle...pişip pişmediğini anlamak içinde aç kapağı bak suyu varmı su gözükmüyosa bak üst tabaka göz göz olmuşmu(delik delik)olmuşsa pişmiş dmektir sonrada kapa kapağı beklet yemeğe kadar işte bukadar:)
YanıtlaSilafiyet olsun:)
pilavinizin icine bir kup vegetable stock eklerseniz tadi daha lezzetli oluyor.
YanıtlaSilsaygilar
10 dakikalık pilav pişirme seansını yarım saattemi öğreneceğiz :P
YanıtlaSilŞimdi benim pilavlarım pirinci sıcak suda ıslattığımdan olmuyordu demek ha valla çok faydalı bir tarif olmuş benim için :))
YanıtlaSilYazı süper :) elleriniz dert görmesin..
Bu hafta okuduğum yazıların içinde en keyiflisi idi, güzel yazıydı tebrik ederi.
YanıtlaSil"Annem yaptığında da arada koyu renkli pirinçler oluyordu ama" diyenler, onlar şehriye :)))
en çok bu kısım hoşuma gitti.Güzel yakalamışsın.hepsinden önemlisi sonu erkekler açısından bir faciayla bitmiş olması
Ek : "Hanımlar için pilav tarifi"
1. Pirinci ayıklayın
2. Islatın
3. 1e2 su, biraz tuz ve yağ
4. Demleyin
5. Afiyet olsun
( onların sanıyorum genlerinde var :) )
( bu kısım cidden iyiydi )
Öncelikle pirinç yıkanır. Yıkama suyunun rengi beyazdan şefafa dönene kadar. Sonra bir süzgeçte kurumaya bırakılır. 10-15 dakika. Sonra ısıtıcıda su kaynayana kadar yağda kavrulur. Tuz ve su (1'e 1,5 oranda)ilave edilir. Suyu çekene kadar pişirilir. O kadar. Öyle ılık su da bekletmeye gerek yok. Yağın içine attığınız pirinç kuru olsun yeter...
YanıtlaSilBen yıkadıktan sonra yarım saat kaynar suda bekletirim.Pirinçler tane tane olur.Annemden öğrendim:)
YanıtlaSilBu arada ekşi sözlükte de bu tip tarfiler yazan biri vardı,sizsiniz sanırım.Ben çok beğeniyor ve gülüyordum.Hatta bir gazetenin köşe yazarı bir yazınızı kendi yazmış gibi yayınlamıştı sanırım.Uyduruyor muyum:)
Çok beğendim, çok güldüm.
@öykücü/
YanıtlaSilekşi sözlükte yazmadım hiç. başka birisidir o sanıyorum.
Bayıldım yemek tarifinize. Benim eşimde söylemesi ayıp iyi yemek yapar, ben yaparken yanımdaysa da her şeye müdahale eder. Eee malum gunumuz kızları okumakla kafayı bozup, mutfağa geç giriyor( en azından ben öyleydim) bu durum da uzun süre bekar yaşayan eşlerinin anlattıklarıyla yemek yapıyor bazen. neyse son zamanlarda bu beceri konusunda bayağı yol katettim, genlerimizde olduğu konusuna şiddetle katılıyorum.
YanıtlaSilPilav için benden de 2 öneri;
pirinci ıslatırken içine limon (limon suyu) eklerseniz daha beyaz oluyorlar. bir de pilavın kapağını açıp açıp kontrol etmeyin, belki 1 defa yapılabilir ama ideali o süreyi ayarlayıp, kısık ateşte kapak açmadan pişirmektir.
bu gün hiç gülesim yoktu beni güldürdün , sağol...
YanıtlaSilAnlatım harika,tarif harika.
YanıtlaSilGüzel yazı tebrikler.
Bir tarif bu kadar iyi ve detaylı anlatılabilirdi.
YanıtlaSilTebrikler...
ve teşekkürler
ben böyle güzel bir yemek tarifi daha okumadım. müthiş. tebrikler.
YanıtlaSilabi naber ? bakalım hatırlayacak mısın =)
YanıtlaSilayrıca pilav yapmak tarif edilmez. pilav yapmak bir sanattır.
-Emmeline Pilauvvé